Bangladeş Hizmetleri ile İlgili Hulâsaten Bir Lahika (Şubat 2025)

Bismihi Subhanehu

Esselamu Aleyküm Verahmetullahi Veberekatuhu

Aziz sıddık Ağabeylerimiz ve Kardeşlerimiz

Bangladeş’ te 2011 yılında ilk Nur medresemizin açılmasından bugüne kadar hizmetimiz genişleyerek ve kökleşerek; inayet-i İlahiyye, dualarınız ve manevi himmetlerinizle devam ediyor elhamdülillah. Tohumları üstadımız hayatteyken atılan Nur hizmetimizin meyvelerinin her geçen gün neşvü nemasına şahit olmaktayız. Bu meyvelerin bazı numunelerinden hülasa olarak bahsetmek istiyoruz.

Ali̇ Uçar Abi̇'ni̇n Ri̇sale-i̇ Nurla Tanışması

Nur Kahramanı Ali̇ Uçar Abi̇'ni̇n Ri̇sale-i̇ Nurla Tanışmasına Vesi̇le Olan Hacı Mi̇rza Demi̇r Abi̇'mi̇zden; Yaşanmış Hadi̇se.

1958 yılının Nisan ayı ortalarında yeni doğan erkek çocuğum ağır hastalanmıştı.

Diyarbakır Devlet Hastanesi’ne acil olarak yatışını yaparak orada bir haftaya yakın kaldık. Bu süre içinde hastaneye yakın Ulu Cami’de namazlarımı kıldım.

Yine bir gün İkindi namazını kılmak için Ulu Cami’ye gitmiştim. Namazdan sonra minbere 13-14 yaşlarında, gençten biri elindeki kitaptan cemaate bir şeyler okuyarak konuşuyordu. Cemaate Hz. Peygamber’in (asm) kurt ile olan meselesinden söz ediyordu. Okunan konunun Said Nursî’nin Mektubat isimli eserinin Mu’cizat-ı Ahmediye Risalesi’nden olduğunu sonradan öğrenecektim. Kitaptan okunanları ve konuşulanları bütün benliğimle dinliyordum.

Tılsım-ı kâinatı keşfeden, Kur’an-ı Hakîm’in Mühim Bir Tılsımını Halleden Otuzuncu Söz

ENE BAHSİ İLE ALAKALI MEVZULAR
 DERS

Tılsım-ı kâinatı keşfeden, Kur’an-ı Hakîm’in mühim bir tılsımını halleden

Otuzuncu Söz

“Ene” ve “zerre”den ibaret bir “elif” bir “nokta”dır.

Şu Söz iki maksaddır. Birinci Maksad, “Ene”nin mahiyet ve neticesinden; İkinci Maksad, “zerre”nin hareket ve vazifesinden bahseder.

Hulusi Bey: Zerre kalsın, şimdi Ene’nin mahiyet ve neticesinden bahseden şeyi bunun üzerinde duruyoruz. Ene’nin mahiyeti ve neticesinden.

Şam'da Yapılan Hutbe-i Şamiye Sempozyumu (2008) | Video

Şam'da Yapılan Hutbe-i Şamiye Sempozyumu (2008)

Hutbe-i Şamiye Sempozyumu


Bediüzzaman Said Nursi

Abdullah Yeğin Hutbe-i Şamiye Sempozyumu Sunumu | Şam | 2008

Hutbe-i Şamiye | Bediüzzaman'ın Cami-i Emevî’de Okuduğu Hutbe

HUTBE-İ ŞAMİYE

Risale-i Nur Külliyatı’ndan
HUTBE-İ ŞAMİYE

Müellifi

Bedîüzzaman Said Nursî


Bu Hutbe-i Şamiye eseri, Üstad Bedîüzzaman Said Nursî Hazretlerinin otuz beş yaşında iken Şam’da, Şam ulemasının ısrarı üzerine Cami-i Emevî’de îrad ettiği bir hutbedir. Çok büyük bir ehemmiyeti haiz olması hasebiyle o zaman Şam’da bir hafta içinde iki defa tabedilmiştir. Bilâhare müellif Bedîüzzaman Said Nursî tarafından tercümesi neşredilmiştir.

Son Şahitlerden Abdülnur Sezgin Anlatıyor

ALTAN ABDÜNNUR SEZGİN

Nüfus kaydındaki tam adı, “Altan Abdülnur Sezgin” olan Ağabeyimiz Mersin’in saff-ı evvelidir, bu şehrin ilk Nur talebesidir. Biz, Nur talebeleri arasında bilinen adıyla “Abdünnur” ismini kullanmayı tercih ettik. Mersin’e Risale-i Nur hizmetleri ilk defa onun eliyle girmiş ve gittikçe inkişaf eden iman / Kur’an hizmetleri bugünlere gelmiştir.

İstanbul Üniversitesi talebesi Abdünnur Sezgin, Hz. Üstad’ın 1960 yılının ilk gününde bir gün / bir geceliğine gittiği İstanbul’da o gün yaşananların önemli bir şahididir. O gün Piyer Loti Oteli’nde Hz. Üstad’ı ziyaret eden Abdünnur Ağabey, yaşadıklarını ve gördüklerini bizimle paylaştı. İlave sorularımızla ayrıntıları yakalamaya çalıştık. Şimdiden dikkatleri çekmek istediğim bazı hususlar var. Şöyle ki:

Sırr-ı İnnâ A’taynâ Risâlesi

Sırr-ı İnnâ A’taynâ Risâlesi

SIRR-I İNNÂ A’TAYNÂ – BİRİNCİ KISIM

Yirmi Dokuzuncu Mektub’un Sekizinci Kısmı’nın Dördüncü Remz’i

(Mahremdir)

Ma’lûm büyüğe karşı birden hiddete geldi, def’aten bu yazıldı:

Ey mülhidler, münâfıklar ve ahmaklar, cesedimi paramparça etseniz de Hakkı söylemekten vazgeçmeyeceğim. Mümkün olsa Garb’dan, Şark’a duyuracağım. Hepsine sesleniyorum:

Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hâkim olmaz

Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hâkim olmaz.

Evet bu asrın dehşetine karşı, taklidî olan itikadın istinad kal'aları sarsılmış ve uzaklaşmış ve perdelenmiş olduğundan; her mü'min, tek başıyla dalaletin cemaatle hücumuna mukavemet ettirecek gayet kuvvetli bir iman-ı tahkikî lâzımdır ki dayanabilsin. Risale-i Nur bu vazifeyi; en dehşetli bir zamanda ve en lüzumlu ve nazik bir vakitte, herkesin anlayacağı bir tarzda, hakaik-i Kur'aniye ve imaniyenin en derin ve en gizlilerini gayet kuvvetli bürhanlar ile isbat ederek, o iman-ı tahkikîyi taşıyan hâlis ve sadık şakirdleri dahi, bulundukları kasaba, karye ve şehirlerde -hizmet-i imaniye itibariyle- âdeta birer gizli kutub gibi, mü'minlerin manevî birer nokta-i istinadı olarak, bilinmedikleri ve görünmedikleri ve görüşülmedikleri halde, kuvve-i maneviye-i itikadları cesur birer zabit gibi, kuvve-i maneviyeyi ehl-i imanın kalblerine verip, mü'minlere manen mukavemet ve cesaret veriyorlar. (Şualar - 748)

Hüsnü Bay­ram Ağa­be­yin An­lat­tı­ğı Ha­tı­ra­la­r

Hüsnü Bayram Ağabeyin Anlattığı Hatıralar

Hüsnü ve Yılmaz Bayram Ağabeyler, Safranbolu kahramanlarından Berber Hıfzı Bayram’ın oğullarıdır. Hüsnü Ağabey 1935 doğumludur. 1949’da, daha çocuk sayılabilecek yaşta, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin hizmetine girmiştir. Vefatına kadar Said Nursi Hazretlerinin en yakınında bulunup, O’nun ders ve terbiyesinden geçen altı-yedi büyük Ağabeylerimizden birisi olmuştur. Aynı zamanda Üstad'ın şoförlüğünü de yapmıştır. Bediüzzaman’ın vasiyetlerinde vekil tayin ettiği en genç talebesidir. Risalelerde bu ağabeylerin adları müteaddit yerlerde geçmektedir. Vasiyetler bu metnin sonuna ilave edilmiştir.

Hüsnü ve kardeşi Yılmaz Ağabeylerin isimleri Emirdağ Lâhikasında şu şekilde geçmektedir:

Abdülhamid Efendi (Bediüzzaman'ın Naaşını Yıkayan Zat)

Abdülhamid Efendi (Bediüzzaman'ın naaşını yıkayan zat)

Abdülkadir BADILLI anlatıyor:

Hazret-i Üstad'ın mübarek cenazesini yıkamak şerefine nail olmuş olan Molla Abdülhamid Efendi, aslen Erzurumlu olup, Birinci Cihan Harbinde muhaceretle Urfa'ya gelmiş. İlk geldiğinde çok genç imiş. Memleketteki medrese tahsili yarıda kalmış. Urfa'ya geldikten sonra, Urfa'lı meşhur Buluntu Abdurrahman Hocadan tahsilini tamamlamıştır.

Copyright © 2023 SaidNur.net | Gizlilik | Tüm Hakları Saklıdır.